bu haftaki pred485 dersimizde diğer haftalardan farklı olarak sadece grup çalışmaları yaptık diyebiliriz, harita ve memleket bilgimizi ölçen başlangıç çalışması dışında tabi ki (memleket bilgisi diyorum çünkü trabzon nereee kahramanmaraş nere ? :D )
bu arada hocam sandalye kapma yarışı yaptığımız derste senin IQ kaç diye sormuştunuz, içime oturdu IQ testi yaptım kendime sonuç 151 çıktı, ben de şaşırdım :))
neyse bu haftaki dersimize dönelim, köşe kapmacada ortada kalma korkusu adrenalinleri tavan yaptırdı ama allahtan hiç ortada kalmadık,hep bi köşeye kıvrılmayı becerdik :)
grup olarak 6 fotoğrafla bir olay anlattığımız çalışmada bi çocuğun sakat olduğu için dışlanışını anlatmıştık, benzer bir hikayenin sonraki çalışmada birleştirilmesi için verdğimiz fotoğraflarda işlenmesi tamamen tesadüf olsada dışlanan çocuğun vefakarlığı vaybe insanlık ölmemiş dedirtti (her nekadar oyunda doğaüstü gücü olan varlıklar olsalar da.)
bu hafta dikkatimi çeken şey ise, bazen kendimizi fazla kaptırıyoruz ya da olabildiğince doğal davrandığımızdan mıdır bilemem,ya da sınıfı olarak kaynaşmaya başladığımızdandır belki, bir kaç gaf diyebileceğimiz sözlerin kullanılması. (arkadaşlarının kuzuya dönüştüğünü gören çocuğun has.. demesi, ya da ip canbazlarından birinin "olum sen o kadını seviyon ama.." demesi gibi şeyleri kastediyorum.) bunlarda herhangi bir art niyet aramadığım için hatırladıkça gülmeye devam ediyorum.
özel olarak buz müzesi oyununu ve büyücü maduru kuzuların oyunu çok beğendim, arkadaşlarımı tebrik ediyorum.
bakalım bu hafta bizi hangi sürprizler bekliyor ? tam da sınavlarımın başladığı bu hafta da çarşamba gününü daha bi heyecanla bekliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder